Estetik Burun Ameliyatı

İnsan sosyal bir varlık. Hayatımızın en önemli kısmı insanlarla kurduğumuz ilişkilerden oluşuyor. İş hayatımızda, aile yaşantımızda, yolculuklarda, törenlerde, tüm ilişkilerimizde hep insanlarla yüz yüzeyiz.
İnsanlarla yüz yüze geldiğinizde kendinizi rahat hissedemiyor veya kendiniz olamıyorsanız,
Karşınızdaki kişinin burnunuza odaklandığını biliyor veya düşünüyorsanız,
Aynanın karşınıza geçtiğinizde özgüveninizin zedelendiğini hissediyorsanız,
Yüzünüzü beğeniyorsunuz ama burnunuzdaki ufak bir sorunun yüzünüzü gölgelediğini düşünüyorsanız,
Burnunuzda eğrilik, şekil bozukluğu var ve burnunuzun fonksiyonlu kullanımını engelliyorsa,
Çözüm;
Estetik burun ameliyatı (rinoplasti) olabilir.
Estetik burun ameliyatıyla burnunuzu küçültebiliyor, büyültebiliyor, varsa kemerinizi alıyoruz. Burun deliklerinizi küçültüp, burun ucu düşük ise kaldırabiliyoruz. Karşıdan bakıldığında burun ucu çok geniş ve dağınık görünüyorsa daraltabiliyoruz. Tam tersine burun ucu dar ve mandalla sıkılmış gibi görünüyorsa genişletebiliyoruz. Burun ucu aşırı kalkıksa (domuzcuk burnu) normal seviyeye indirebiliyoruz. Burun çok uzunsa kısaltabiliyoruz, çok kısaysa da uzatabiliyoruz. Eğik ve çarpık ise düzeltebiliyoruz.
Burun, estetik olarak en önemli organlardan biridir. Aynı zamanda birçok görevi vardır. Solunum sistemimizin başlangıç noktasıdır. Koku almaya yarar. Sesimizin bize özel olmasını sağlar. İnsan vücudunun dış dünyaya açılan kapılarından biridir. Tüm bu fonksiyonlar ve estetik görüntü birbirleriyle etkileşim halindedir. Bu nedenle burun içi ve dışıyla bir bütün olarak ele alınması gereken bir organdır. Estetik sorunların fonksiyonel sorunlardan ayrı olduğunu ve ayrı tedavilere ihtiyacı olduğunu düşünmek yanlış olur. Burnun estetiği kötü ise genellikle fonksiyonları da kötüdür. Veya tam tersine, burunda nefes almayı engelleyen bir eğrilik varsa ameliyat ile bu eğrilik giderilmeden estetik bir sonuç elde etmek mümkün olmaz.
Estetik burun ameliyatı (rinoplasti) ile yapılan işlem kıkırdak ve kemiklerin yapısını değiştirerek burna yeniden şekil vermektir. Bunun için bazen kemikleri ve kıkırdakları azaltmak bazen de tam tersine eksik yerlerini tamamlamak ve şekillerini değiştirmek gerekir.
Rinoplasti için en zor estetik ameliyattır demek abartılı olmaz. Bilim ve sanatın buluştuğu bir ameliyattır.
Bu ameliyatın amacı hem fonksiyonel olarak daha iyi, hem de estetik olarak yüz ile uyumlu güzel görünen bir burun elde etmektir. Benim anlayışıma göre estetik anlamda başarılı, güzel görünen burun şu iki temel özelliğe sahip olmalıdır:
Bir : Burun kendi içinde kendisiyle uyumlu olmalıdır. Burun ucu, sırtı, kanatları, deliği gibi alt bölümleri birbirleriyle vektörel bir ahenk içinde olmalıdır.
İki : Yüzün diğer yapıları ile uyumlu olmalıdır (Çene, alın, kaş, göz ve dudakla birbirini tamamlamalı).
Her insanın yüz şekli ve kemik
yapısı farklıdır. Kişinin yüz şekline ve oranlarına uygun bir burun yapılması estetik açıdan çok önemli bir gerekliliktir.
Güzel bir burun orantılı ama ben varım diyen burundur. Doğuştan güzel olan burunlara bakın hiç biri silik görünmezler, hepsi de ön plandadırlar. Maalesef bazen güzel burun yapmak adına burun yüzde orantısız hale
getiriliyor yani aşırı küçültülüyor. Burun yüzdeki hakimiyetini kaybediyor. Yüzde kaybolup gidiyor. Küçük burun isteği ile gelen hastalara hep bunu anlatıyorum.
Estetik anlamda güzel bir burun, hangi açıdan bakılırsa bakılsın güzel görünen bir burundur. Burun yandan (profilden), önden ve alttan bakıldığında güzel görünmelidir.
Her insana aynı güzel burnu değil, kişinin yüzüne uygun (kişiye özel) burun yapmak çok önemlidir. Çünkü birine yakışan burun diğerine yakışmaz.
Estetik burun ameliyatında hastanın yüz şekli ve kemik yapısının elverişliliği birlikte değerlendirilerek hasta ve hekim tarafından ortak bir fikir birliği sonucunda daha iyi bir görünüm ve işlev sağlamaya çalışır. Hiçbir zaman mükemmel bir burun taahhüt edilemez. Hastaya ait fiziksel özellikler analiz edildikten sonra mümkün olan en iyi sonuç sağlanmaya çalışılır.
Ameliyat sırasında ve sonrasında çıkabilecek olumsuzluklar:
1) Burun kanaması: Nadiren de olsa ameliyat esnasında veya sonrasında kanama ile karşılaşılabilir. Bu durum genellikle hayati bir tehlike içermez ve kanama basit müdahalelerle durdurulabilir ancak bazen ileri seviyede müdahaleler de gerekebilir. Kanama olması halinde derhal hastaneye başvurulmalıdır. Kanamalar, ameliyat öncesi yapılan kanama pıhtılaşmaanalizlerine rağmen hastanın öngörülemeyen damar yapısıyla ilgili olabilir.
Kanama aşırı olursa ve müdahale edilmezse önemli kan kaybına , şoka ve hatta ölüme yol açabilir.
Kanama riski;
Hipertansiyon hastalarında,
Aspirin veya benzeri kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda (ameliyat öncesinde kullandığınız ilaçlarınızı mutlaka doktorunuza bildirmelisiniz),
Sigara ve alkol kullanan hastalarda,
Ameliyat sonrasında ki önerilere uymayan hastalarda daha fazladır.
2) Enfeksiyon: Her cerrahi vücudun en önemli savunma organı olan cildin açılması demektir ve bu durumda açılan bölgenin mikrop kapma riski bulunmaktadır. Mikrop kapan her yaranın kemik iltihabı, apse, yaygın iltihap, vücudun mikrobik ağır hastalık yaşaması, beyin apsesi, menenjit ve hatta ölüme yol açma ihtimali vardır. Uzman bir hekim tarafından uygun bir ortamda yapılan bu ameliyatta bu risk son derece düşüktür. Uygun hijyenik ortamın ameliyattan sonra hasta tarafından da sağlanması gerekmektedir.
3)Ameliyat sahasına kan birikimi: Yaranın tekrar açılmasıyla boşaltılır.
4) Burun orta bölmesi içinde apse oluşması: Ameliyattan sonraki ilk hafta içinde görülür. Apse açılarak boşaltılır. Gereğinde apseden dolayı tahrip olmuş kıkırdak parçası çıkarılarak yama yapılır.
5) Burunda, yanakta ve göz çevresinde morarma ve şişlik: Bu ameliyatların pek çoğunda oluşan burun çevresindeki morarma ve şişlik 7-30 gün içinde geçerken burun sırtındaki şişlik aylarca sürebilir. Nadiren göz altlarında kalıcı bir koyulaşma oluşabilir. Bu durum ameliyat öncesi tespit edilemez yine sizin cilt yapınıza göre değişkenlik gösterir.
6) Cilt sorunları: Cilt dokusunda değişiklik, kırmızılık, küçük yaralar, lekelenme, damarlarda belirginleşme oluşabilir. Bu olumsuzlukla nadiren karşılaşılmaktadır.
7) Göz yaşı kesesi etkilenmesi: Gözyaşı kesesi cerrahi uygulanan bölgeye yakındır. Yalnızca ameliyat sonrası oluşan şişliğe bağlı bir etkilenme de olabilir ve kendiliğinden geçer. Bazen ek müdahale gerektirebilir.
8) Koku almanın azalması: Ameliyattan sonra burun içindeki dokuların iyileşmesiyle hemen her zaman iyileşir.
9) Burun tıkanıklığı: Burun estetik ameliyatlarında genellikle burun kemeri çıkarıldıktan sonra burun çatısı daraltıldığı için bu sorun ortaya çıkabilir. Bazen de burun içinde iyileşme sırasında yapışıklıklar oluşabilir, bunlar da burun tıkanıklığına yol açabilir.
10) Burun içi destek kıkırdağında delik: Ender olarak gözlenir. Sistemik hastalığı olan bazı hastalarda ve burnuna uzun süreli ilaç ya da uyuşturucu madde kullanan hastalarda daha fazla olur. Genellikle ikinci bir ameliyat nedenidir.
Estetik Burun Ameliyatı hakkında detaylı bilgi almak için Op. Dr. Levent ÇOBAN ile iletişime geçebilirsiniz.